Doğu Avrupa ülkesi Moldova‘daki Gagavuzlar, Moldova hükümetininsiyasi baskılarını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdı.
Ülkenin önde gelen muhalefet partilerinden olan SHOR Partisi, Moldova Hükümeti tarafından kapatılmış ve gelecekteki seçimlere katılmaları yasaklanmıştı. Bu hareket, ülkenin AB benzeri demokratik ilkeleri benimseme çabaları için önemli bir geri adım olarak görüldü.
Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı Evghenia Gutul
PUTİN’LE GÖRÜŞMESİ SONRASI TUTUKLANMA TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYA KALDI
Yeni Alanya gazetesinde yer verilen habere göre Temmuz 2023’te yapılan seçimlerde SHOR Partisi’nin adayı olarak Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı seçilen Evghenia Gutul, Moldova Hükümeti’nin uyguladığı baskılara direndi. Seçim zaferine rağmen, Gutul, Moldova Hükümeti tarafından akredite edilmedi ve uluslararası alanda temsil yetkisi verilmedi. Gutul, Gagavuz Türkleri için müzakere ettiği ucuz doğal gaz anlaşmasının yasaklanması ve vergi iadeleriyle ilgili zorluklar gibi birçok sorunla karşılaştı. Mart ayının başında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin ardından, Moldova Hükümeti tarafından tutuklanma tehdidiyle karşı karşıya kaldı. SHOR Partisi’nin kapatılmasıyla başlayan süreç, demokratik ilkeleri güçlendirmeyi amaçlayan bu son gelişme ile farklı bir sürece girdi.
Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı Evghenia Gutul
AİHM MOLDOVA’YI CEVAP VERMEYE ÇAĞIRDI
SHOR Partisi’nin yasaklanmasının ardından AİHM’ye yaptığı başvuruya ilişkin bugün yapılan açıklamada, Moldova Hükümeti’nin SHOR Partisi’ni yasaklamasını belgeler ve geçerli nedenlerle açıklaması isteniyor. AİHM’deki başvuruyu takip eden BCL Solicitors LLP ortaklarından Shaul Brazil, mahkemenin davayı kabul etmesi ve Moldova Hükümeti’ni SHOR Partisi’ne uygulanan yasağı gerekçelendirmeye davet etmesinden memnuniyet duyduklarını ifade etti.
SHOR Partisi eski Başkan Yardımcısı Marina Tauber ise, herhangi bir demokrasinin temelinde açık ve adil seçimlerin önemli olduğunu vurgulayarak, Moldova Hükümeti’nin SHOR Partisi’ne yönelik yasağını demokrasiye ciddi bir darbe olarak nitelendirdi. Tauber, mahkemenin davayı incelemeye alması ve yargı sürecini sürdürmesini memnuniyetle karşıladıklarını da belirtti.