İsrail’in Gazze’ye yönelik 7 Ekim 2023’te başlattığı saldırılar devam ediyor. Ramazan ayında başlaması konuşulan ateşkeste uzlaşı sağlanamadı.
Bölgenin güneyindeki Refah kentine sığınan 2 milyona yakın Filistinli, bir yandan açlık bir yandan da İsrail ordusunun gelişigüzel saldırıları altında hayatta kalmaya çalışıyor.
Şehit ve yaralıların yüzde 73’ü kadınlar ve çocuklar
Filistin Kadın İşleri Bakanı Amal Hamad, New York’taki (BM) binasında, İsrail saldırıları, Filistin halkının uluslararası toplumdan beklentileri ve Gazze’deki genel durum hakkında açıklamalarda bulundu.
Şeridi’ndeki durumun benzeri görülmemiş bir felaket olduğuna dikkati çeken Hamad, “Şu ana kadar Gazze Şeridi’nde şehit ve yaralılar dahil 110 binden fazla zarar görenimiz var. Bunların yüzde 73’ünü kadın ve çocuklar oluşturuyor.” ifadesini kullandı.
Hamad, 7 Ekim 2023’ten bu yana 14 bin çocuk ile 9 bin kadının öldürüldüğünü aktararak, Gazze’deki kadınların halihazırda su, elektrik ve yiyeceğin olmadığı çadırlarda yaşadığını, burada eğitim, sağlık hizmetleri ve aileyi koruyacak imkanlar bulunmadığını dile getirdi.
“Gazze’de hiçbir şey kalmadı”
Ramazanda Filistin halkının alışkın olduğu aile, ev ve toplu iftar programlarının düzenlenemediğini, Gazze’de İsrail’in yıkım ve katliamları sonucu ailevi ağların tahrip olduğunu vurgulayan Hamad, şöyle devam etti:
İsrail savaş uçaklarının bombardımanında çocuk, anne, eşlerden biri veya tüm aile öldürülüyor. Dolayısıyla Filistinlilerin halihazırdaki durumu, insan eliyle oluşturulan bir deprem felaketi gibi. Türkiye’de sizler bir deprem yaşadınız ancak Türkiye’deki deprem, Allah’ın takdiriydi. Bugün ise işgalcinin eliyle oluşturulan deprem sonucu, Gazze’de hiçbir şey kalmadı. Filistinli kadınlar da bundan en çok zarar gören ve etkilenenler olarak psikolojik yıkım yaşıyor.
Hamad, Filistinli kadınların çok ciddi yoksulluk ve benzeri görülmemiş bir işsizlik döneminden geçtiğine işaret ederek, “Gazze Şeridi’ndeki Filistinli kadınlar, mevcut koşullarda ölüm için sırasını bekliyor.” dedi.
“Refah’taki insanlar öldürüleceği günü bekliyor”
Gazze Şeridi’nin güneyinde Mısır sınırına yakın Refah kentindeki durumun ciddiyetine dikkati çeken Hamad, Refah kentinin yüzölçümünün Gazze Şeridi’nin yüzde 20’sine tekabül ettiğini söyledi.
Hamad, halihazırda Gazze Şeridi sakinlerinin yüzde 60 ila 70’inin Refah kentine sığınmış durumda olduğunu kaydetti.
Refah bölgesindeki nüfus yoğunluğu normalin üstünde. Oradaki insanlar çadırlarda yaşıyor, su yok, yiyecek yok ve hayat koşulları çok kötü. Refah’taki insanlar benzeri görülmemiş bir korku ve endişe içindeler.
uyarısında bulunan Bakan Hamad, “Refah kentine sığınan her insan, ölüm sırasının ne zaman kendisine geleceği düşüncesiyle yaşıyor, yani öldürüleceği anı bekliyor.” ifadesini kullandı.
“Birçok ülkenin ihraç ettiği silahlarla Gazze’de öldürülüyoruz”
Hamad, Filistin halkının uluslararası toplumdan beklentilerine ilişkin,
Bizler, uluslararası toplumdan; Gazze’de ve özellikle de Refah kentinde her Filistinlinin yaşadığı öldürülme ve korku halinden kurtarılması için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini istiyoruz. Nitekim Refah kentindeki nüfus yoğunluğu, yeryüzünün hiçbir yerinde bulunmuyor.
değerlendirmesinde bulundu.
Öncelikli mesajlarının BM’ye olduğuna işaret eden Hamad,
Bizler, BM içinde zulme maruz kaldığımızı gördük. BM’nin evinde zulme maruz kaldık çünkü BM’de Filistin davası lehine olan her karar, ABD’nin vetosuna takılıyor. Maalesef BM’nin Filistin davası lehine olan yüzlerce karardan hiçbiri uygulanmadı.
diye konuştu.
Hamad, Filistin’den desteğini esirgemeyen halk ve hükümetlere teşekkürlerini sunarak, bunun Filistin davasının adil olduğuna inanışla Filistin halkının haklarına ilişkin bilinçlenmeyle bağlantılı olduğunu söyledi.
Tüm ülkeler ile BM’den, Gazze’de saldırıları durdurarak ateşkesi sağlamak için işgalci İsrail’e baskı uygulamalarını talep ettiklerini belirten Hamad,
Birçok ülkenin ihraç ettiği silahlarla Gazze’de öldürülüyoruz. Dolayısıyla halkların, bu ülkelerin hükümetlerine de baskı uygulamalarını istiyoruz. İsrail’e silah sağlayan her ülke, öldürülen Filistinli sivil, çocuk ve kadınların sorumluluğunu taşıyor.
ifadesini kullandı.
“Türkler, Filistin halkını ve davasını gerçek anlamda destekliyor”
Özellikle Türk halkına teşekkürlerini ileten Hamad,
Onlar, Filistin halkını ve davasını gerçek anlamda destekliyor. Türkiye, BM’de olsun, Gazze’deki yaralıların tedavisini üstlenmek olsun veya uluslararası alanlarda olsun her yerde Filistin davasına ve halkına destek çıkıyor.
dedi.
Hamad, Gazze’de acil ateşkesin sağlanması için Türkiye’nin daha büyük rol üstlenmesini umduklarını belirterek, Türkiye’nin Filistin davasının çözümünde BM’nin yanı sıra Avrupa Birliği (AB) ve İslam ülkelerinde güçlü etkiye sahip olduğunu dile getirdi.
Bakan Hamad, “Başkenti Doğu Kudüs olacak bağımsız Filistin devletimizi kurmak istiyoruz.” temennisini paylaştı.